HÜNKARİ SEVENLER BURSA'DA İKİNCİ KEZ BULUŞTU
Osmanlı saraylarından günümüze kadar uzanan Hünkari güvercini, yalnızca güzelliğiyle değil; zarafeti, duruşu ve asalet taşıyan yapısıyla da hayranlık uyandırmakta. Kendine hayranlık bırakan Hünkari güvercinler ülkemizde olduğu gibi yüzyıllardır yabancı ülke yetiştiricilerinin de ilgisini çekmiştir.
Türkiye Hünkari Güvercinler Birliği’nin düzenlediği başta Bursa ve ilçelerinden olmak üzere İstanbul, Balıkesir, Manisa, Çanakkale illeri ve ilçelerinden birçok güvercin sever yine Hünkari güvercinler için 2’nci kez bir araya geldi.
İlk sefer 13 Nisan 2025 Pazar günü Bursa Osmangazi Fatih Güvercin Sevenler Derneğinde buluşan klasik Hünkari güvercin sevenler 2’nci buluşmayı 29 Haziran 2025 Pazar günü gerçekleştirdi. Buluşma adresi yine Bursa Osmangazi Fatih Güvercin Sevenler Derneği oldu.
Etkinlik üç bölümde gerçekleştirildi. İlk bölümde Hünkari Güvercinin Tescillenmesinde büyük emekleri olan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi E. Öğr. Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş, Türkiye Güvercin Federasyonu Hünkari Komisyonu Başkanı Mustafa Dinmez, Türkiye güvercin camiasının önde gelenlerinden, Mehmet Hoca Youtube Kanalının Sahibi Mehmet Güçyener, Hünkari Yetiştiricisi ve Federasyon Hakemi Ahmet Kürşad Büyükçolpan birer konuşma yaparak Hünkari güvercinin kategorik çeşitliliği, kanatlı sağlığı, adil ve doğru yarışma sistemleri ile, yerli ırklarımız hakkında bilgilerini, tecrübelerini katılımcılarla paylaştılar.
Açılış konuşmalarının ardından güvercin sevenlerin getirdiği Hünkârı güvercinler sergilendi. “Boğma”, “Çavuşlu”, “Sümbüllü” ve “Kanat İşlemeli” olmak üzere dört farklı kategoride sergilenen güvercinler, basit puanlama şeklinde değerlendirildi. Sergi ve değerlendirmeye yaklaşık 40 güvercin katıldı.
Değerlendirmelerin bitimi sonrası konuşmacılara, değerlendirme de birinci olan güvercin yetiştiricilerine, organizasyonu düzenleyen yetiştiricilere anı plaketleri verildi.
Etkinlik boyunca bolca sohbet eden Hünkari seven yetiştiriciler yeni bir etkinlik için sonbahar aylarında buluşma dileklerini dile getirdiler.
KISACA KLASİK HÜNKÂRİ GÜVERCİN
Anadolu Mısırlısı ve/ya da Tunus Mısırlısı ve Oryantal Türbit (Tepeli Mısırlı) güvercin ailelerinden elde edildiği öngörülen ve Türkçede “Sultan Güvercini” anlamındaki yaygın kullanımıyla “Hünkâri” olarak adlandırılan güvercinler, Anadolu’nun tarihi ve eski ırklarından biridir. Bu ırkın kökeni ile ilgili en eski bilgiler, Osmanlı devleti dönemine ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki (ABD) ve Avrupalı yazarların (çoğu İngilizce ancak Fransızca ve Almanca dillerinde de var) 19. Yüzyıl ortalarında yazmaya başlamış oldukları süs güvercinlerine ya da genel olarak tüm güvercinleri konu alan kitaplarına dayanmaktadır.
Hünkâri ilk kez olasılıkla 1600’lü yılların başında, Osmanlı kuşçuları tarafından Manisa merkezinde bulunan Şehzade Sarayı için özel olarak üretilmiş Türkiye’ye özgü bir güvercin ırkıdır (Üneri, 2017). Bu dönemde sadece saraylarda yetiştirildiği bilinen bu güvercinlerin saray dışına çıkartılması ve halk tarafından yetiştirilmesi yasaktı. Osmanlı devletinin bu yasağı getirmesinin temelinde, olasılıkla ırkın farklı melezlemeler yolu ile bozulmasını önleme düşüncesi yatmış olabilir. Yalnızca sarayda yetiştirilmesi nedeni ile bu güvercinlere Hünkâri adı verilmiştir. Hünkâri, hünkâra (padişaha) ait olan anlamına gelmektedir. Bu ko- ruma çabalarının doğal bir sonucu olarak, Osmanlı devleti döneminde özellikle de Manisa’da bulunan şehzade saraylarında yetiştirildikleri bilinen bu ırkın, o dönemde orijinal özelliklerinin bozulmaksızın korunduğu söylenebilir.
(Alıntı ve kaynak makale (Prof.Dr. Murat Türkeş (Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uyg. ve Araş. Merkezi, TEMA Bilim Kurulu Üyesi), (Serkan Gündüz, Ziraat Müh.)
İngiliz kâşif ve güvercin yetiştiricisi Kaptan Dubson’un 1873 yılındaki Anadolu ve Ege Seyahatindeki kaleme aldığı Anı defterindeki detaylı bilgilere aynı zamanda bu seyahatte gemide bulunan birçok yetiştiriciden Ludlow’un Hünkâri türlerine ait İllüstrasyonları, Hünkârinin 1873’deki fiziksel ve görsel şekli hakkında bilgi vermektedir. Bu Hünkâri türüne dair bilinen en eski yazılı ve görsel kaynaktır.
(Ahmed Kürşad Büyükçolpan, AÜ İşletme Fakültesi)